Depresyon hastalarında obsesif inanışların, intihar düşüncesi ve biyolojik ritmle ilişkisi
Özet
Amaç: Depresyon neden olduğu yeti yitimi açısından tedavi maliyetindeki yük oranıyla birlikte tüm tıbbi hastalıklar içerisinde 4. sırada yer almaktadır. Yaygınlık oranının fazla olması, tanıda yaşanan güçlükler, intihar riski ve kronik seyir gösterme gibi sorunlar nedeniyle depresif bozukluğun yol açtığı sorunlar giderek artmaktadır. Dolayısıyla depresif bozuklukla ilgili araştırmaların önemi de giderek artmaktadır. Obsesif inanışlar OKB' de üzerinde durulmuş bir konudur. Ancak literatürde depresif bozukluk, intihar ve biyolojik ritm ile ilişkisini inceleyen çalışmaya rastlanılamamıştır. Çalışmanın amacıobsesif inanışların depresif bozukluklu hastalarda intihar düşüncesine ve biyolojik ritm ile olan ilişkisini incelemektir. Yöntem: Bu çalışma Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri Polikliniği'ne başvuran kişiler arasından, 15.09.2014/15.11.2014 tarihlerinde yapılmuştır. Çalışmaya, çalışmaya dahil edilme kriterlerini karşılayan, dahil edilmeme kriterlerini karşılamayan 100 hasta ve bu 100 hasta ile eşleştirilmiş 100 kontrol grubu alınmıştır. Çalışmaya alınan 100 hasta klinik görüşme ile DSM-5 Tanı ölçütlerine göre major depresif bozukluk tanısı almışlardır. Hastaların psikotrop ilaç kullanım öyküleri bulunmamaktadır. 18-65 yaş arası, okur-yazar, ek tıbbi rahatsızlığı olmayan kişiler çalışmaya alınmıştır. Bu kişilere Hamilton Depresyon Ölçeği, İntihar Davranışı Ölçeği, Obsesif İnanışlar Ölçeği, Belirti Tarama Listesi ( SCL-90-R ), Biyolojik Ritm Ölçeği uygulanmıştır. İstatistik olarak tanımlayıcı ve karşılatırıcı istatiksel program SPSS 22.0 uygulanmıştır. Bulgular: Çalışmada depresif bozukluklu hastalarda daha yüksek obsesif inanışlar düzeyi bulunmuştur. Ancak depresyonun şiddeti ile obsesif inanışların düzeyi arasında ilişki bulunamamıştır. Aynı şekilde depresyon ve intihar ile biyolojik ritm arasında da ilişki saptanmıştır. Ayrıca benzer şekilde obsesif inanışlarla biyolojik ritm arasında da ilişki saptanmıştır. Ancak çalışmadaobsesif inanışlar ve intihar düşüncesi arasında ilişki saptanamamıştır. Sonuç: Depresif bozukluk ve obsesif inanışlar arasında ilişki bulunmuştur. Klinikte depresif bozukluk yakınması ile başvuran hastalara bu yönden de yaklaşılmalıdır. Ancak çalışmaya göre intihar ve obsesif inanışlar arasında ilişki bulunamamıştır. Bu konuda daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulmaktadır. Objective:Depression is the fourth of all medical illnesses due to the high treatment cost on the disability it caused. Depressive disorders are gradually increasing because of high prevalence rate, difficulties experienced in diagnosis, suicide risk and chronicity. Therefore, the importance of the studies related to depressive disorder is increasing. Obsessive beliefs are a subject on which is focused on Obsessive Compulsive Disorders (OCD). However, any studies investigating the relations between depressive disorder, suicide and biological rhythm have not been seen in literature. The aim of the study is to examine the relation between the obsessive beliefs and suicide and biological rhythm in the patients having depressive disorder. Method: This study was carried out with the patients applying to Psychiatry Clinic in Recep Tayyip Erdogan University between the dates 15th Sep, 2014 and 15th Nov, 2014. One hundred patients, fulfilling the conditions of being included in the study and not fulfilling the conditions of not being included in the study, and 100 patients matched with the previous group as a control group were included in the study. One hundred patients in the study were diagnosed with major depressive disorder according to DSM-5 criterion after clinic interviews. The patients have no psychotropic medicine use stories. The patients, the ages of whom were between 18 and 65 and who did not have additional medical diseases were included in the study. Hamilton Depression Scale, Suicide Behavior Scale, Obsessive Beliefs Questionnaire, Symptom Checklist (SCL-90-R) and Biological Rhythm Scale were applied to those patients. Also, descriptive and comparing statistical program SPSS 22.0 was applied. Findings: Higher obsessive belief level was found in depressive disordered patient in the study. However, any relations between the intensity of depression and the level of obsessive beliefs were not found. On the other hand, a relation between obsessive beliefs and biological rhythm was determined, but a relation between obsessive beliefs and suicide was not found. Result: A relation between depressive disorders and obsessive beliefs was found. The patients applying to the clinic because of depressive disorder should be approached by taking this result into consideration. However, a relation between suicide and obsessive beliefs was not found in this study. More studies are required on this subject.